Şunu da not edelim; 2024 yılında seçimleri bitiremedik çünkü Almanya ve Fransa’da düşen hükümetler yeni ve yersiz seçimlerin kapısını araladı.
Fakat bunların ötesinde ABD seçimlerinin çıktılarının olacağı bir periyot önümüzde beliriyor.
ABD’nin müdafaacı ticari adımlarına karşılık Avrupa ve Çin’in atacağı adımlar birçok meçhullüğü beraberinde getiriyor. Zihnimizi toplayıp ayrıntılardan kurtulup bütüne bakacak olursak;
Bu durum AB’nin güçlü ve birleşik bir reaksiyon vermesini gerektirmektedir
Eski ECB başkanı ve eski İtalya Başbakanı Mario Draghi tarafından yazılan rapora nazaran:
Draghi’nin bu raporu, Avrupa’nın cansız büyümesinin ve zayıf rekabet gücünün nedenlerine ait gerekli bir uyandırma daveti ve bence dürüst bir teşhistir. Türkiye için hem risk hem fırsatları barındırır.
Bu durum yalnızca Trump’ın ABD’si ile değil -ki burada teknolojik üstünlük için süregelen rekabet sorunu daha da arttırmaktadır- aynı zamanda Avrupa Birliği ve hatta Global Güney ülkeleri ile de ticari tansiyonlara yol açmaktadır.
Bu durum devam ederse, Çin istediği ticari alanı elde edemeyebilir, bilakis iktisadı üzerinde ek baskı oluşturacak artan ticari pürüzlerle karşı karşıya kalabilir.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin 2025 yılında yapabileceği en çarpıcı hareket Yen’in süratlice devalüe edilmesi olabilir.
Bu manada ABD’nin kırılma noktası bu süreç ile şekillenecektir.