Bakmayın siz satın alma süreçleri istatistiklerine, hatta ortada dolaşan fiyatlara. Avrupalı şirket sahipleri yaşlandı, birçoklarının işini devredecek kimsesi yok. Yorgun ve ne için gayret koyduğunu bilmeyen bir sona varmış, hayatlarında görmedikleri jeopolitik riskler var akıllarında çözemedikleri, zihinlerde yeniliğe ayıracak güçleri yok.
Halbuki şirketleri sağlıklı, geçmişi var, markası var, bağları var. Lakin yenilenme güçleri azalmış, gayeleri artık yok.
Bu şirketleri yahut sizin dalınız için değerli olan Avrupalı şirketleri gözünüze kestirin!
Biz şirketinizi ile ilgileniyoruz, onu geleceğe taşımak istiyoruz deyin!
Gelin isterseniz birlikte geleceği şekillendirelim.
Siz de yeni bir kıssanın, muvaffakiyet öyküsünün ortağı olun deyin!
Göreceksiniz ki piyasa da devredilmek için ismi geçmeyen şirketlerin bile kapısı size açılacaktır.
Sadece gaye, cüret ve finansman akabinde gelecektir…
Önce gönülleri ve sonra akılları ardından şirketleri fethetmek üzere!
Türk yatırımcısı kabına sığmıyor! Anadolu yeni ufuklar istiyor.
Ticari STK’ların, bankaların, özellikle iştirak bankalarının iç piyasa odaklı düşünme usulü kökten değişmeli; Türkiye üzere düşünmeli lakin yalnızca Orta Doğu’ya yahut Rusya’ya saplanıp kalmamalıyız. Afrika’ya mal satmak değerli fakat vakit vites yükseltme vakti ki muvaffakiyet grafiğimiz kalıcı olsun.
Avrupa’lı şirketlerin Uzak Asya tarafından satına alınmasına fikren karşı duruşu var Avrupa’nın. Lakin Türk şirketleri bundan müstesna. Bu avantajı kullanalım.
Kim üzere? Selçuk Bayraktar üzere;
İtalya’nın tarihinde var olan, markası ve know-how’ı, münasebetleri ve yetenekleri bize paha katabilecek bir şirketi satın aldığı gibi…
İtalya hükümeti, harika idaredeki Piaggio Aerospace markası altında faaliyet gösteren iki şirket Piaggio Aero Industries ve Piaggio Aviation’ın tüm iş komplekslerinin Türk şirketi Baykar’a devredilmesine 27 Aralıkta onay verdi.
Biz bu başlığı atıp, makaleyi kaleme alırken hamaset yapma maksadında değildik, hiç olmadık!
Bayraktar ailesi ufuğu gören bir aile, iş tutuşları vizyoner, bizlerin gördüğünü onlar da görüyor. Anadolu gençliğine örnek olmaları kadar Anadolu İş beşerlerine çok âlâ bir örnek. Adımlarını takip etmekte yarar var.
Bodrum’da yazlık, Londra’da varlık ne işe fayda? Yahut lüks bir cip!
Bir davadır sizi arkanızdan yad edilmenizi sağlayacak.
Elde edilen sermaye birikimi Avrupa’dan perakende, dağıtım ağı, teknoloji satın alma süreçleri için kullanılmalı. Gerisi beyhude!
Reaction Engines, askeri ve sivil havacılık dalında kullanılmak üzere uçak ve uzay araçlarına güç sağlayabilecek hipersonik motor teknolojileri geliştiriyordu.
Bu şirket hem sivil hem de askeri bölümlerde hipersonik tahrik teknolojisi ve uzay erişim araçları için uygulamaları olabilecek eşsiz hava soluyan SABRE motor teknolojisi üzerinde devam eden çalışmalarıyla tanınıyordu.
SABRE roket motorunun geliştirilmesi de dahil olmak üzere Amerikan ve İngiliz hipersonik silah projeleri için faal olarak ihtilal niteliğinde tahliller geliştirdi ve sundu.
Elbette problem 20 milyon pound ile bitmiyor. Geride birkaç yüz milyon poundluk yatırım var. Lakin sıkıntı ana fikir, yıllarca kurmak ve geliştirmek yerine satın alma sürecine girmek yahut ortak olmak.
Bu şirket ana fikrimize yalnızca bir örnek. Kendi iştigal alanına uygun daha ileride bir şirketi almak ana fikrimiz. Bunun için Avrupa’da ortam uygun. Bu fırsatlar birkaç on yılda bir geliyor.
Kaçırmamalıyız!
