Gazze’nin kuzeyinde faaliyet gösteren az hastanelerden biri olan Kemal Advan, 27 Aralık’ta bir sefer daha İsrail askerlerince baskına uğradı. İsrail askerleri, baskının akabinde hastaları ve sıhhat çalışanlarını hastaneden çıkardı. Hastane Müdürü Ebu Safiyye, İsrail ordusunun hücumlarına karşın Kemal Advan’ın faaliyetlerine devam etmesi için son ana kadar çaba ederken hastalarını ve çalışma arkadaşlarını yalnız bırakmadı. 27 Aralık’taki baskında hastaneyi en son terk eden isim olan Ebu Safiyye’nin ortadan geçen 5 güne karşın nereye götürüldüğü ve durumu hala bilinmiyor.

Ebu Safiyye’nin nerede olduğu ve sıhhat durumuna ait şimdi bir bilgi yok. Safiyye’nin, 7 Ekim sonrası Filistinlilerin zorla tutulduğu ve dehşetli azaplara maruz kaldığı Sde Teiman askeri üssüne götürülmüş olmasından tasa ediliyor.

Ebu Safiyye’nin gözaltına alınırken darp edildiği belirtilirken hastaneye yönelik ataklarda da yaralandığı, bu yüzden hayatının tehlike altında olduğu kaydedildi. Hüsam Ebu Safiyye’nin ailesi tarafından toplumsal medyada yayınlanan açıklamada ise memleketler arası topluma ve bütün dünya halklarına Ebu Safiyye’nin özgür bırakılması için baskı kurulması daveti yapıldı.

Birleşmiş Milletler Özel Raportörü Francesca Albanese de Ebu Safiyye’nin işgalci güç tarafından kaçırılmasına ait, X toplumsal medya platformundaki hesabından bir açıklama yayınladı. Albanese, “Gazze’de kurtarılabilecek ve kurtulması gereken her Filistinli hayatı için imtihandan geçtik. Ve her seferinde sınavdan kaldık. Bu sefer sınavı geçmeliyiz. Hepimiz, Dr. Ebu Safiyye’yi kurtarmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız” kelamlarıyla dünyayı harekete geçmeye çağırdı.

Doktor Ebu Safiyye’nin 27 Aralık’ta ağır yıkımın olduğu bir sokakta üzerinde beyaz önlüğüyle İsrail tanklarına gerçek tek başına yürüdüğü anlar ise sembol haline geldi. Bu, Ebu Safiyye’nin İsrail askerlerince alıkonularak bilinmeyen bir yere götürülmesinden evvelki son karelerinden biriydi. Kemal Advan Hastanesi Müdürü’nün İsrail tanklarına gerçek tek başına yürüdüğü kare toplumsal medyada binlerce defa paylaşıldı.

Filistinli bir mültecinin oğlu olarak Gazze’de doğan Dr. Ebu Safiyye Gazze’nin önde gelen çocuk hekimlerinden biri olarak biliniyor. İsrail askerlerinin, 26 Ekim’de Kemal Advan Hastanesine düzenlediği akında Ebu Safiyye’nin oğlu İbrahim hayatını kaybetti. Beyaz önlüğüyle oğlunun cenaze namazını kıldıran Ebu Safiyye, evladını kaybetmesine karşın vazifesine devam etti. İsrail ordusunun tekraren tehdidine karşın Ebu Safiyye, Kemal Advan Hastanesi’ni boşaltmayı ve bölgeden ayrılmayı reddetti. Ebu Safiyye, 23 Kasım’da İsrail ordusunun hastaneye düzenlediği hücumda uyluğundan şarapnelle yaralandı. Ebu Safiyye, yaralandıktan birkaç gün sonra baston ile hastalarına bakmaya devam etti. Ebu Safiyye, Kemal Advan’dan birçok sefer dünyaya yardım davetlerinde bulundu. Lakin Filistinli hekimin bu davetlerine dünyanın sessiz kalmasıyla İsrail askerleri tank ve zırhlı araçlarla 27 Aralık’ta Kemal Advan’a baskın düzenledi. Gazze’nin kuzeyindeki hizmet veren az hastanelerden Kemal Advan ise artık hizmet dışı kaldı.

İşgalci İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği taarruzlarda hayatını kaybedenlerin sayısı, son 24 saatte 27 artarak, 45 bin 541’e yükseldi. Gazze’deki Filistin Sıhhat Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ne 450 gündür sürdürdüğü akınlara ait bilgi verildi. İsrail ordusunun son 24 saatte Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirdiği “3 katliamda” 27 kişinin ömrünü yitirdiği, 149 kişinin yaralandığı belirtildi. Öte yandan Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) Genel Yöneticisi Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze’de sıhhat sistemi ile ilgili toplumsal medya hesabından açıklamada bulundu. Ghebreyesus, Gazze’deki hastanelerin savaş alanına döndüğünü belirterek, DSÖ ile ortaklarının dün Endonezya Hastanesi’ne temel tıbbi ve hijyen gereçleri ile yiyecek ve su ulaştırdığını ve burada kritik durumdaki 10 hastayı Şifa Hastanesi’ne naklettiğini sırada 4 hastanın işgalci güç İsrail tarafından gözaltına alındığını aktardı. Ghebreyesus, hastanelere yönelik taarruz durdurma davetini yineleyerek, “Ateşkes sağlanmalı” sözlerini kullandı.