Esed rejiminin 8 Aralık’ta devrilmesinin akabinde başşehir Şam’da Devlet Başkanlığı yetkilerini devralan devrim lideri Ahmed Şara, ABD, Türkiye, Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa’nın yanı sıra Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileriyle bir ortaya gelerek milletlerarası toplumu Suriye’nin yine inşa sürecine dayanak vermeye çağırdı. Yeni Şafak’ın edindiği bilgiye nazaran Şara’nın ülke temsilcilerine, Suriye’nin imarı için finansman sağlamalarını, bu halde ağırladıkları mültecilerin Suriye’ye geri dönebileceğini belirtti. Görüşmelerinde memleketler arası ülkelerin yardım tekliflerine olumlu yaklaştığını belirtirken Şara, haziran ayında ağır bir göç dalgası beklediklerini tabir etti. Suriye’de devam eden ekonomik çöküş ve insani krizlere vurgu yapan Şara, ülkelerin Suriyeli mültecilerin ağır olarak yaşadığı kentlerin yine inşasında özel bir rol oynayabileceğine dair yenilikçi bir teklif sundu.
Uluslararası güçlerin temsilcileriyle yaptığı görüşmeler sırasında, mülteci nüfusu üzerinden bir yardım stratejisi geliştirme teklifinde bulunan Şara, kendisiyle görüşen Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa üzere ülkelere, kendi topraklarında yaşayan Suriyelilerin çoğunluğu Suriye’deki hangi şehirlerdense o kentlerin inşasının finansmanını üstlenerek yardımcı olabileceklerini iletti. Kelam konusu ülke temsilcilerinden finansman dayanağı istemesiyle birlikte Suriye’nin yine inşa sürecinin Türk şirketleri aracılığıyla yapılacağı öğrenildi. 2 ya da 3 sene içerisinde kentlerin birçoklarını ayağa kaldırmayı hedefleyen yeni hükümetin, yeni yapacağı anayasa sonrasında birinci seçimlerde vatandaşlarını ülkelerine yine getirmeyi hedefliyor.
Türkiye, 2.9 milyon Suriyeliyi topraklarında barındırarak en fazla Suriyeli mülteciye konut sahipliği yapan ülke pozisyonunda. Türkiye’yi bu alanda barındırdığı 1.2 milyon mülteci ile Almanya takip ediyor. Yeni Suriye idaresinin bu önerisi, ülkeler ortasında hem insani yardım hem de diplomatik işbirliği bakımından dikkat alımlı bir model olarak görülüyor. Şara, son bir ay içinde Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye, Birleşik Krallık, Fransa, Almanya ve BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen ile görüşmelerini sürdürdü. Ayrıyeten, bölge ülkelerinden Katar, Ürdün, Bahreyn ve Irak da Şam’a diplomatik heyetler gönderdi.
Katar ve Türkiye, Şam’a gerçekleştirilen ziyaretlerin akabinde önceliğin yine imara ve mültecilerin istekli dönüşüne uygun bir ortam oluşturulmasına verilmesi gerektiğini vurguladı. Rejimin devrilmesinden sonra yine imarın önünde duran en kıymetli pürüzün ABD ve Avrupa Birliği (AB) tarafından, rejimin işlediği savaş hataları ve katliamlar nedeniyle Suriye’ye “Sezar Yasası” kapsamında uygulanan ekonomik yaptırımların olduğu bedellendiriliyor. Beyaz Saray, geçtiğimiz hafta içi yayınladığı açıklamada, Sezar yaptırımlarının kaldırılabileceğini ilan etmişti. Washington’un yaptırımları kaldırması Suriye’ye tekrar imar için ekonomik takviye sağlanmasının önünü açacak.
Ahmed Şara, süreç içerisinde yaptığı açıklamalarda, Suriye’nin yine inşasının yalnızca ülke için değil, tıpkı vakitte bölge istikrarı ve memleketler arası barış için de kritik bir adım olduğunu vurgulamıştı. Şara’nın bu davetine memleketler arası toplumdan gelecek karşılık, Suriye’nin geleceği açısından büyük değer taşıyor. Şara’nın, yurt dışında yaşayan Suriye vatandaşlarının kış kaidelerini göz önünde bulundurduğu ve yaz ayıyla birlikte okulların da kapanmasının göç dalgasında tesirli olacağı kanısını savunduğu belirtiliyor.
