Yeni bir yıla girdik ve iktisat idaresi yeni yıla kelamlı irtibatını ağırlaştırarak başladı. Hatırlayacağınız üzere bu yıl Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) 12 yerine 8 toplantı yapacak. Bu durum yıl içerisindeki yazılı yönlendirme sayısının eksilmesi manasına geliyor. Bu bakımdan Merkez Bankası, yurtiçi ve yurtdışı toplantılarla daha evvelden sıkça başvurduğu lakin bir müddettir azalttığı kelamlı yönlendirme sayısını artıracak bir bağlantı stratejisi izliyor.
Bu stratejinin en değerli ayaklarından birisi de global finansın kalbinin attığı Londra’daki yatırımcı toplantıları ve konferansları. Bu konferansların bu yıl için ilkini Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek hafta içinde Londra’da gerçekleştirdi. Toplantı sonrası medyadan ve finans dünyasından gelen değerlendirmeler toplantıların son derece verimli ve ikna edici gerçekleştiğine işaret ediyor. Yatırımcı toplantısında verilen bildirilere kısaca göz atalım.
Fatih Karahan’ın yaptığı sunumda; yıllık enflasyonun süratle düştüğü, bir müddettir önemli bir sorun teşkil eden hizmetler bölümü enflasyonunun yavaşladığı, kira enflasyonunda trendin düşüşe evrildiği, gerçek bölümün fiyatlama davranışlarının güzelleştiği, şirketlerin ve hanehalkının enflasyon beklentilerinin düşmeye başladığı, büyüme kompozisyonunun net ihracata gerçek kaydığı, toplam mevduat içinde TL mevduatın hissesinin artmaya devam ettiği, KKM’nin bitmeye yakın olduğu ve net döviz durumunun tarihi yüksek düzeylere çıktığı bahislerine vurgu yaptığını görüyoruz.
Yine Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de birebir toplantıda dezenflasyonu yalnızca talep istikametli siyasetlerle değil, besin, konut ve güç üzere birçok alanda arz istikametli önlemlerle de destekleyeceklerini ve bu alandaki ıslahatlara sürat kazandıracaklarını belirtti. Şimşek’in toplantıda dikkat çeken değerlendirmelerine bakarsak; para siyasetinin gecikmeli tesiri, negatif mali tesir, daha destekleyici gelirler siyaseti, enflasyon amacı ile uyumlu yönetilen-yönlendirilen fiyatlar ve arz taraflı önlemler ile enflasyonla çabaya katkının sürdürüleceği hususları öne çıkıyor.
2018 yılından sonra birinci sefer düzenlenen Bank of America’nın bu yatırımcı konferansına 250’den fazla yatırımcının katıldığını görüyoruz. Birinci defa bu kadar yüksek sayıda iştirakçinin olduğunu da not edelim. Bu Türkiye’ye olan ilginin değerli bir göstergesi.
Toplantı sonrası finans kurumlarının, ekonomistlerin ve iktisat medyasının değerlendirmeleri çoklukla sunumların çok verimli geçtiği formunda. Enflasyonla gayrete ait kararlılık vurgusu yatırımcıların üzerinde durduğu kıymetli mevzuların başında geliyor.
Özetle Şimşek ve Karahan yabancı finans kurumlarının ilgisini 2025 yılında da Türkiye’de tutacak sonuçlar doğuran bir toplantı yapmış oldular. Yani dışarıda hava olumlu. Artık sıra içeride gerçek kesimin zorluklarının arttığı bu periyotta faiz indirimi döngüsü de dahil olmak üzere enflasyonla çabayı sekteye uğratmadan piyasalara nefes aldıracak güçlü düzenlemelerin yapılmasında.
