Türkiye’nin birinci gastronomi kenti olan Gaziantep iktisadının yanında tarihi, lokal zenginlikleri, mutfak kültürü, kamu ve özel bölüm sıhhat yatırımları açısından değerli bir aktifliğe sahip. Zeugma Mozaik Müzesi ile ismini dünyaya duyuran Gaziantep’te milattan evvel 8 binlerde Karkamış Antik Kenti’yle başlayan ve bugüne kadar uzanan tarihi bir serüvenle karşılaşmak mümkün. Anadolu’nun birinci yerleşim merkezlerinden Mezopotamya ile Akdeniz Bölgesi’nin kesişme noktasında yer alan ve 20’den fazla medeniyete mesken sahipliği yapan Gaziantep, bugün de sahip olduğu tarihi ve kültürel güzellikleriyle kıymetli turizm destinasyonlarının başında geliyor. Çeşmelerden hanlara, müzelerden mescitlere, kastellerden bedestenlere onlarca turistik alan gezilip görülmeyi bekliyor. Gaziantep’te şu an ziyarete açık 12 müze bulunuyor. Gaziantep Kalesi ve Bakırcılar Çarşısı üzere yerler da kentin kültürel mirasının başka örnekleri ortasında yer alıyor. Gaziantep 2023 yılında 978 bin 462 turiste mesken sahipliği yapmıştı. 2024 yılının birinci 6 aylık periyodunda ise 495 bin 884 turisti ağırladı.

Gaziantep yüzyıllardır sofralarda yerini alan lezzetleriyle de dikkat çekiyor. Antep fıstığı, zeytini, domatesi, biberi, patlıcanı, acuru, turpu, havucu, salatalığı, haylan ve kış kabağı, haspiri (safran) büsbütün yöreye has eserler olarak biliniyor. 103 coğrafik işaretli eserin yanında kentte 450’nin üzerinde yemek çeşidi var. Baharat Yolu diye tanımlanan güzergah üzerinde konumlanması Gaziantep mutfağının zenginleşmesinde değerli rol oynuyor. 4000-5000 yıllık geçmişe sahip olduğu bilinen Antep fıstığı yörenin isminden de anlaşılacağı üzere bir bahçe eseri olup kıymetli bir iktisat kaynağı olarak göze çarpıyor. Alinazik, küşleme, patlıcan kebabı, yuvalama, baklava, fıstıklı katmer ve beyran çorbası üzere tatların yanı sıra kabaklama, şiveydiz ve sulu salata üzere yöresel yemekler de Gaziantep mutfağını zenginleştiriyor.

Gaziantep’in kıymetli lezzetlerinden beyran ve soğan kebabı, bilhassa kış aylarında en çok tüketilen yemeklerin başında geliyor. Bazıları tarafından çorba, bazıları tarafından da ana yemek olarak kabul edilen beyran, taş fırınlarda kazanlarda pişirilerek hazırlanan haşlanmış et ile haşlanmış pirincin bakır tabaklara alınması ve üzerine et suyu ile pul biber eklenmesiyle hazırlanıyor. Birkaç dakika ocakta pişirilen beyran müşterinin isteğine nazaran acılı, az acılı ve sarımsaklı olarak servis ediliyor. Soğan kebabı ise orta büyüklükteki soğanların ikiye bölünüp kıyma ile şişlere takılıp ocağa atılmasıyla yapılıyor. Soğan kebabında nar ekşisi, limon, karabiber ve pul biber de kullanılıyor.