Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Bağlantı Başkanlığınca “İletişimde Yapay Zeka: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm” temasıyla bu yıl dördüncüsü düzenlenen Milletlerarası Stratejik İrtibat Forumu’nun (Stratcom Summit 24) açılışında konuştu.

Forumun temasına dikkati çeken Yılmaz, artık geleceğin değil bugünün hatta bu anın teknolojisi olarak isimlendirilen “yapay zeka” dönüşümünün irdelenmesini değerli bir adım olarak gördüğünü söyledi.

Çığır açan teknolojilerin gelişimiyle hayatın her alanında esaslı bir dönüşüm süreci yaşandığını belirten Yılmaz, “Özellikle yapay zeka teknolojileri her geçen gün süratle yeni gelişmelere imza atarak, tarihteki hiçbir dönüşümle kıyaslanamayacak bir ivmeyle ilerliyor. ChatGPT, Kasım 2022’de piyasaya sürüldükten sonra yalnızca beş gün içinde 1 milyon kullanıcıya ulaşmıştı. Bu ay prestijiyle ise haftalık 300 milyondan fazla etkin kullanıcıya sahip ve kullanıcılar günde 1 milyardan fazla bildiri gönderiyor. Bu büyüme suratı, yapay zekanın gelecekteki potansiyel tesirinin ne kadar geniş kapsamlı olabileceğine işaret ediyor.” diye konuştu.

Yılmaz, yapay zeka teknolojilerine dair milletlerarası araştırmaları aktararak, bu alandaki çalışmaların global iktisada Çin ve Hindistan’ın toplam ekonomik büyüklüğünden daha fazla katkı sağlamasının beklendiğini anlattı.

Yapay zeka teknolojilerinin, bilgiye dayalı yapısıyla hem nitelikli data üretimi ve paylaşımını gerektirdiğini hem de mahremiyet, siber güvenlik ve etik unsurlar konusunda zorluklar oluşturduğunu lisana getiren Yılmaz, şunları kaydetti:

“Siber güvenliği çok kıymetli görüyoruz, bir taraftan mahremiyet, ferdî dataların korunması, insanların fert olarak haklarının korunması öteki taraftan da ülkenin, kurumların, şirketlerin korunması kelam konusu. Siber güvenlikle ilgili uzun müddettir bir çalışma sürdürüyoruz ve olgunlaştırmış durumdayız. Türkiye’de yeni bir kurumsal yapı oluşturacağız. Cumhurbaşkanlığımıza bağlı güçlü bir siber güvenlik başkanlığı kuruyoruz. Bu biçimde eserleri, şirketleri, süreçleri akredite eden, denetleyen ve hakikat, emniyetli bir biçimde bu süreçlerin idaresine katkı sağlayan kurumsal yapımızı bir adım daha ileriye taşıyacağız. Meclisimizin gündemi müsait olduğu anda bu kanunu meclisimize sunacağız. Ayrıyeten Cumhurbaşkanlığımızın kararnamesiyle de tamamlayıcı bir düzenleme gerçekleştireceğiz. Yapay zekanın getirdiği fırsatları en yeterli formda değerlendirirken riskleri en aza indirmek için kapsayıcı ve çok boyutlu siyasetlere gereksinim duyulduğu bir gerçektir.”

Yılmaz, stratejilerinin odağında yapay zeka teknolojilerine ait insan kaynağını geliştirmek, teknik altyapıyı kuvvetlendirmek ve kaliteli dataya erişimi kolaylaştırmak olduğuna işaret etti.

Bugüne kadar atılan öteki kimi adımlara da konuşmasında yer veren Yılmaz, gençleri ve girişimcileri bu alanda desteklemek için yürüttükleri çalışmalara, ulusal ve milletlerarası alanda uygulanan programlara değindi.

Üretken yapay zeka ile her alanda verimliliği artırmanın temel amaçları olduğuna vurgu yapan Yılmaz, KAMAG Kamu Yapay Zeka Ekosistemi Daveti ile kamu kurumlarının bu alandaki uğraşlarını desteklemeye devam edeceklerini lisana getirdi.

Yılmaz, forumun ana teması olan “İletişimde Yapay Zeka: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm”ün global bir gerçekliğe ışık tuttuğunu belirterek, şöyle devam etti:

Bu durumla çaba eden dini, lisanı, ırkı, coğrafyası ne olursa olsun her bir medya mensubuna teşekkür eden Yılmaz, “Yapay zeka geçersiz içeriklerin üretimini kolaylaştırmak ve bu içeriklerin daha geniş kitlelere daha süratli bir biçimde yayılmasına neden olmak üzere riskleri de beraberinde getiriyor. Ferdi berbata kullanımların ötesinde ekonomik ve siyasi çıkarları için bu teknolojileri berbata kullanan güç odaklarının olduğunun da farkındayız. Bütün milletlerarası krizlerde maalesef bunu daima birlikte görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Suriye’de farklı bir periyot yaşandığını belirterek, şöyle konuştu:

Suriye’nin kurumlarıyla iktisadıyla altyapısıyla yine inşa edilmesi, bu sürece herkesin katkı sunması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, milletlerarası toplumun, komşu ülkelerin, tüm hassas bölümlerin, kurumların bu süreçte Suriye halkıyla dayanışma sergilemesinin ve Suriye’nin tekrar inşasına olumlu istikamette katkıda bulunmasının değerli olduğunu kaydetti.

Yılmaz, Türkiye Cumhuriyeti olarak Suriyelilerin yayında olduklarını ve dayanışmayı devam ettireceklerini belirterek, “Bir taraftan Türkiye’ye dönük terörün tehditlerini engellerken, bununla çaba ederken başka taraftan Suriye’nin tekrar inşası ve iktisadıyla siyasetiyle inanç ortamında insanların yaşadığı bir coğrafyaya dönüşmesi konusunda her türlü çabası sarf edeceğiz. Bir yandan da bu ortamda uzun vakittir Türkiye’de yaşayan Suriyeli kardeşlerimizin inançlı, onurlu bir halde ülkelerine geri dönüşleri noktasında da gerekli ortamın oluşacağına inanıyorum. Bu kardeşlerimizin Türkiye ile Suriye ortasında gelecekte çok daha güçlü bağların oluşturulmasına, devam etmesine de büyük katkılar sunacağına tekrar yürekten inanıyorum. İnşallah coğrafyamız çok daha huzurlu, çok daha inançlı bir hale gelecek. Buna daima birlikte katkı sunmak durumundayız.” tabirlerini kullandı.

Uluslararası mutabakatlar ve çalışmalara değinen Yılmaz, “Türkiye olarak, yapay zekanın sosyoekonomik hayatta etik ve sorumlu kullanımını temel politikalarımızdan biri haline getirerek, bu alandaki rehber ve araçların geliştirilmesi çalışmalarımızı süratle sürdürüyoruz.” dedi.

Etik ve sorumlu yapay zeka kullanımı için yürütülen ulusal ve memleketler arası uğraşların Stratcom Summit 24’ün temel misyonuyla birebir örtüştüğünü lisana getiren Yılmaz, forumun bu çerçevede çok manalı olduğunu söyledi.