Ürdün Hükümdarı 2. Abdullah, Filistin halkının kendi topraklarında kalmaları gerekliliğine vurgu yaparak, Filistinlilerin Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da göçe zorlanmasına yönelik her türlü teşebbüsü reddettiğini söyledi.
Ürdün Kraliyet Divanından yapılan açıklamaya nazaran, Kral Abdullah, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile başşehir Amman’daki el-Huseyniyye Sarayı’nda bir ortaya geldi.
Ürdün Hükümdarı Abdullah, iki devletli tahlile dayalı adil ve kapsamlı bir barışa ulaşmanın gerekliliğine dikkati çekerek 1967 sonlarında başşehri Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasının değerine değindi.
“Ürdün, yasal haklarını elde etme konusunda büsbütün Filistinli kardeşlerin yanında yer almaktadır.” diyen 2. Abdullah, işgal altındaki Batı Şeria’da İsraillilerin Filistin topraklarını gasbetmesine son verilmesi gerektiğini söyledi.
Ürdün Hükümdarı, Filistin topraklarının ilhakını kabul etmeyeceklerini tabir ederek, Gazze ve Batı Şeria’dan Filistinlilerin göçe zorlanmasına yönelik her türlü teşebbüsü reddettiğini belirtti.
Filistin halkının istikrarının kendi topraklarında olması gerektiğini kaydeden Abdullah, Ürdün’ün, bölgesel meseleler karşısında kapsamlı sükunete ulaşılması için dost ve kardeş ülkelerle yakın işbirliği içinde çalıştığını aktardı.
Kral 2. Abdullah, Gazze Şeridi’nde ateşkesin devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, Gazze’ye insani yardımların artırılması için milletlerarası uğraşların ağırlaştırılması gerekliliğini tabir etti.
Uluslararası topluma seslenen Abdullah, Batı Şeria’da tansiyonun azaltılması ve Kudüs’teki İslam ve Hristiyan mukaddesatına yönelik atakların durdurulması için daha faal bir rol üstlenme çağrısı yaptı.
Filistin Devlet Başkanı Abbas da Ürdün’ün Filistin davasına dayanağını takdir ederek, sürdürülebilir ateşkesin desteklenmesi konusunda Ürdün’ün tesirli katkısına işaret etti.
Abbas, Ürdün’ün Gazze’ye insani yardım gönderilmesini garanti altına alma gayretlerine değindi, bunun Gazze’deki şiddetli insani kaideler altında Filistin halkının acılarının hafifletilmesine katkı sağladığını söyledi.
Trump, Beyaz Saray’da kabul ettiği İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile düzenlenen ortak basın toplantısında, ABD’nin Gazze Şeridi’ni devralacağını ve oradaki patlamamış bombalar ile öbür silahların sökülmesinden ve yıkılmış binalardan kurtulmaktan sorumlu olacağını söylemişti.
Gazze’nin artık büsbütün yerle bir olmuş devasa bir yıkım alanı olduğunu kaydeden Trump, Gazze’deki Filistinlilerin başta Mısır ve Ürdün olmak üzere, komşu ülkelerde inşa edilecek yeni yerleşim yerlerine gitmelerinin çok daha uygun olacağını savunmuştu.
Trump, “ABD, Gazze Şeridi’ni devralacak ve orada bir iş yapacağız. Oraya sahip olacağız ve alandaki tüm tehlikeli patlamamış bombaların ve öteki silahların sökülmesinden, yıkılmış binalardan kurtulmaktan sorumlu olacağız.” sözlerini kullanmıştı.
